Kişi ister spor yapmaya yeni başlamış olsun, ister profesyonel bir sporcu olsun vücuduna bindirdiği ekstra performans için belli bir yaşam tarzını benimsemesi gerekmektedir. Son yıllarda bu konuda derin araştırmalar yapılmaktadır. Bu araştırmalar hem sporcuların konsantrasyonunu artırmak, hem sağlıklarını bozmadan spor dallarına yönelebilmeleri, hem de beslenmelerinin düzenli olması açısından dikkatle izleniyor.
Beslenme derken, sporcunun fiziksel aktivitesi; yediği yiyecekleri ve aldığı sıvıyı dengelemelidir. Vücudun %65’i sıvıdır ve sporcu antreman esnasında sürekli sıvı kaybeder. Evvela bu sıvının vücutta dengelenmesi gerekmektedir. Özellikle antreman esnasında içilen su ve diğer sıvılar antremanın performansını artıracak ve vücudun susuz kalmasını engelleyecektir. Sporcular için karbonhidrat ağırlıklı bir beslenme programı tavsiye edilirken, profesyonel olmayan kilo verme ağırlıklı spor yapan kişiler için ise daha çok protein ve vitaminlerin olduğu bir program önerilir. Profesyonel sporcuların protein almaları kas yapılarının gelişmesi açısından oldukça önemlidir. Gün içinde ve antremandan önce protein ağırlıklı beslenmek protein tozu gibi ek gıdalardan daha sağlıklıdır. Unutulmamalıdır ki protein tozu normal gıdalardan alınan proteinle kıyaslanamaz, sağlıklı olduğu söylenemez.
Antremandan ve ağır çalışmalardan evvel nasıl beslenmeli? Sporcu ne çok aşırı yeme içmeye girişmeli, ne de kendini aç bırakmalı. Normal bir beslenme ile belki 1 saat önce bir şeyler yiyebilir. Unutulmamalı ki doğru beslenmeyen bir sporcunun maksimum bir performans göstermesini beklemek zordur.
İyi beslenen bir sporcunun konsantrasyonu ve dikkati oldukça kuvvetlidir. Performansı yüksektir. Yapılan sporun verimliliği yüksektir. Hastalık ve sakatlanma oranı düşük şayet böyle bir şey söz konusu olursa toparlanma süresi kısadır. Büyüme ve gelişmesi beklenen düzeydedir. Vücut ağırlığı ve vücut yağı olması gerektiği gibidir. Düzenli beslenen sporcuların artıları bunlardır. Düzenli beslenmeyen sporcularda ise sık sakatlanma, sakatlanmaların uzun zaman geçmemesi, konsantrasyon bozukluğu ve dalgınlık, düşük spor performansı, vücut ağırlığında giderek düşme veya artma gibi durumlar söz konusu olacaktır.
Sporcular için beslenme programlarının hepsi aynı değildir. Bir yüzücü ile bir vücut geliştiriciyi aynı kefeye koymak mümkün değildir. Bu yüzden her spor dalına uygun beslenme çeşitleri vardır, bu beslenme çeşitlerini organize eden en doğru kişi ise beslenme uzmanı olacaktır. Amerikan diyebetik derneğinin ve Amerika spor hekimliği kolejinin 2012 yılında ortak yürüttüğü bir çalışmada sporcuların yiyecek ve gıdalarını aldıkları saatin çok önemli olduğu ortaya çıkmıştır. Hem vücudun yıkıma uğramaması için hem de glikojen depolarının vücutta olması gerektiği seviyede kalması için karbonhidrat ve proteinin vücuda doğru oranlarda ve doğru zamanlarda girmesi gerekiyor. Yağ alımı ise esasen zeytinyağı, fındık yağı ve besinlerin doğal yağları gibi yağlardan alınması gerekiyor. Spordan önce, spor esnasında ve sonrasında yapılan doğal besin alımları ile hem kan şekeri hem de performans korunur.