Diyet yaşamımızın ayrılmaz parçası olduğu için insanlar artık sağlıklı yaşamayı öğrenmek amacıyla Eyüp Diyetisyen kliniğinin hizmetlerini araştırır oldu. Gittikçe küçülen dünyada her türlü ürüne her ortamda ulaşmak artık çok kolay. İstediğimiz her şeye dünyanın neresinde olursa olsun çok kolay ulaşıyoruz. Afrika’da yetişen bir ürün neredeyse aynı anlarda tezgâhlarda bulunuyor. Amerika’da üretilen bir hızlı yemek ürünü aynı anda dünyanın neredeyse her ülkesinde piyasalara sürülüyor. Tüm bunlar gösteriyor ki artık dünya çok küçük. Artık sadece yerel bazda üretilen ve o bölgede tüketilen gıdalar sofralarımızda veya dolaplarımızda yok
Eskiden kendi yetiştirdiğimiz buğdayı, nohudu, fasulyeyi, pirinci, şekeri, çayı, inciri, üzümü, elmayı, armudu… kısacası kendi toprağımızın ürününü tüketirdik. Ya da ülkemizde mamul hale gelen tüketim maddeleri bulunurdu soframızda, dolabımızda. Oysa günümüz üretim biçimi ve tüketim şekli dünyanın neresinde nasıl yetiştirildiğine, nasıl ve ne koşullarda üretildiğine çok önem vermiyor.İnsanların tüketim isteğini kamçılayan sistem, toplumun sağlığını ya da beslenme kültürünü çokta önemsemiyor. Tüketilsin de nasıl tüketilirse tüketilsin. İşte tam burada beslenme uzmanları ve diyetisyenlik devreye giriyor. Çünkü sadece tüketime ve tükettirmeye odaklı sistemde bir de bu tüketimi denetleyip düzenleyenlere ihtiyaç var.  Eyüp Diyetisyen Kliniği adeta tüketim çılgınlığı yaşadığımız bu günlerde, sağlıklı ve doğru beslenmenin yolunu topluma gösterme yönünde önemli işler yapıyor, yapmaya da devam edecek.
Dünya hızlı ve ayaküstü beslenmenin sonuçlarını ve getirip götürdüklerini acı ama somut gerçeklerle görmeye başladı. Bu durum artık ülkelerin beslenme alışkanlıklarını ve aşırı kilo alımıyla ilgili sorunları ortadan kaldırıcı çalışmalara önemli bütçeler ayırıyorlar. Ülkemizde de bu yönde oldukça önemli gelişmeler kaydediliyor. Hükümetin ve sağlık bakanlığının toplum sağlığı için önleyici sağlık hizmetleri kapsamında ele aldığı, kilo alımları ile mücadele ve hareketli yaşamı özendirme çalışmaları oldukça olumludur.

Geç olmadan bir şeyler yapmak zamanıdır. Bunun için ilk iş beslenme alışkanlığımız gözden geçirmeliyiz. Evet, günümüzde zaman çok değerli. Yemek ve beslenme için çok uzun vakit ayıramıyoruz. En hızlı ve pratik şekilde doyup işimize gücümüze bakmak zorundayız. Bizim toplum genç ve güçlüyken sağlığını ve beslenmesini hiç önemsemez. Sanırki bu gençlikte, sağlıkta kalıcı hiç gitmeyecek. Ama ilk yağlanmalar başlayınca, ilk dişler çürüyünce, ilk iç organlarımız alarm vermeye başlayınca aklımız başımıza gelir. Ama belki de iş işten geçmiştir. Anadolu da bir avcı deyimi vardır. “Tavşan yamacı aştı, boşa tüfek atma.” derler. Gerçekten de sağlık elden bir kere gittikten sonra tekrar kazanmak için hem para, hem zaman, hem de emek harcarız. Oysa alacağımız küçük önlemlerle birçok sorunun üstesinden gelebiliriz. Hepimizin çok kolay yapabileceği küçük egzersizler ve beslenme alışkanlığımızda yapacağımız değişiklikler bu gibi sorunlar yaşamamızı engelleyecektir.
Nasıl herhangi bir yerimiz ağrıdığında konunun uzmanı bir hekime gitmek ilk aklımıza gelen oluyorsa, yaşantımızı ve beslenmemizi de düzenlemek için bu alanda uzmanlaşmış ve işinin ehli kişilerin desteğine ve yardımına ihtiyacımız vardır.
Önleyici sağlık aktiviteleri ve önlemleri hızla önem kazanmakta ve değeri anlaşılmaktadır. Rahatsızlanmadan önce tedbir almak hem ekonomik hem sağlıklı hem de daha kolay. Eyüp Diyetisyen birçok sıkıntınıza önleyici tedbirler almanızda yanınızdadır. Çok geç olmadan, vücudumuz alarm vermeden önlem almak hem cebimize hem sağlığımıza iyi gelecektir. Sağlıklı ve zinde kalın.